Koç Holding altında faaliyetlerini sürdüren Arçelik önemli bir gelişme ile gündeme geldi. Arçelik, 1955 yılında Vehbi Koç ve Lütfi Doruk tarafından kurulan, Türkiye merkezli bir beyaz eşya ve teknoloji şirketi. 1955 yılında Vehbi Koç ve Lütfi Doruk tarafından Sütlüce’de kurulmuştu. Yerli üretim ve yerli teknoloji adına önemli bir rol üstlenen Arçelik, ülkemiz için sağladığı istihdam ile de oldukça önemli.
“Arçelik Demek Yenilik Demek” sloganıyla akıllarda yer edinen şirketin sloganın hakkını verdiğini de söylememiz mümkün. Arçelik, Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü’ne (WIPO) göre en fazla uluslararası patent başvurusunda bulunan 67’nci şirket pozisyonunda. Birçok yeni teknolojinin patentini alan şirket buradan da kendisine gelir sağlıyor. 150’ye yakın ülkede faaliyet gösteren Türk şirketin, yurt içi ve yurt dışındaki 20 Ar-Ge merkezinde 1500’den fazla çalışanı ve halihazırda 3 bin 500’e yakın uluslararası patent başvurusu mevcut. AR-GE’ye önem verilmesi gerektiğinin bir kanıtı ve diğer şirketlerin de örnek alması gereken bir tutum.
Arçelik’in şu anda gündeme gelmesinin nedeni ise LG ile yaşanan bir patent problemi. Anadolu Ajansı’nın (AA) verdiği bilgilere göre Güney Kore’li şirket, patentini Arçelik’in aldığı Direct Drive teknolojisini kendi ürünlerinde kullanıyor. Bu teknoloji sayesinde çamaşır makineleri daha hassas şekilde yıkama yapabiliyor. Arçelik’in bu teknolojinin patentini 1997 yılında aldığı belirtiliyor.
LG’nin “6Motions” isimli çamaşır makinelerinde bu teknolojiyi kullandığı iddia ediliyor. Bu gelişmelerin ardından Arçelik cephesi Güney Kore’li şirkete ve onun Almanya ve Fransa’daki iştiraklerine patent ihlali davası açtı. Fikri mülkiyet haklarının tamamen kendisinde olduğu Arçelik sorunun çözülmesi için Güney Kore merkezli LG ile iletişime geçtiği ve çözüm aradığı söyleniyor. Ancak LG tarafının çözüm odaklı bir iletişim kurmadığı belirtiliyor. Görüşmelerin bu şekilde sonuçlanmasının ardından Arçelik olumsuz sonuçlanan görüşmeleri mahkemeye taşıma kararı aldı. Görüşmelerde ilerleme kaydedilememesi bu kararın alınmasında etkili oldu.
Bünyesinde Beko gibi bir Dünya markasını da barındıran Koç Holding’in bu konu üzerinde büyük bir çaba göstereceği ve dava sonucunda kendi lehlerine bir karar çıkması için kararlı bir tavır sergileyeceği düşünülüyor. Kendi teknolojilerinin lisanssız kullanılması burada gerçekleşen büyük bir mali kayıp olarak yorumlanabilir.